Kahve Demlerken En Sık Yapılan Hatalar Nelerdir?

Uyandıktan hemen sonra harika bir fincan kahve vaadi, yataktan kalkmayı biraz daha kolaylaştırır.

Bununla birlikte, demleme işleminde bir hata yapıyorsanız, sonuçlar tatsız bir fincan kahve içmenize sebep olabilir. İster otomatik kahve makinesi, ister manuel demleme ekipmanları, ister espresso makinesi kullanmayı tercih edin, bugün bahsedeceğimiz yaygın yapılan yanlışlardan birini yapıyor olabilirsiniz.

1. Kirli ekipman kullanıyorsunuz

Kahve demleme ekipmanlarınızın her bileşeni, her kullanımdan sonra iyice durulanmalıdır. Sabun veya kahve kalıntısı kalmadığından emin olmalısınız. Önceden demlemiş olduğunuz kahvenin kalıntıları yeni demleyeceğiniz kahvenin tadını bozabilir. Aynı şey bulaşık deterjanı vb. kalıntıları içinde geçerlidir. İyi temizlenip durulandığından emin olduğunuz bir ekipmanla demleme yaptığınızda kahveden istediğiniz tadı alamamanıza neden olan sorunun ne olduğunu daha kolay tespit edebilirsiniz.

2. Kahve çekirdekleriniz bayatlamış

Kahve çekirdekleri, kavrulduktan sonra ilk üç gün yüksek derecede gaz salınımında bulunur. İçindeki gazlar kayboldukça kahvenin gerçek lezzeti ortaya çıkmaya başlar. Kahve kavrulduktan sonra beklenmesi gereken minimum süre yedi gündür. Doğru şekilde saklanırsa sekiz haftaya kadar en yüksek tazelik seviyelerinde kalabilir. Sekiz hafta geçtikten sonra, lezzet profili bozulmaya başlar. Fantastik bir kahvenin, eski benliğinin gölgesi haline gelmesi sadece birkaç hafta sürer. Maksimum lezzet istiyorsanız, kahve çekirdeklerinizin tarihlerini kontrol edin, bazılarının kullanım tarihi çoktan geçmiş olabilir. Bu yüzden taze çekirdek satın almak iyi bir seçimdir. Güvenilir bir kahve kavurucudan taze kahve sipariş ettiğinizde, bayat ve tatsız fincanlardan kaçmak çok daha kolay olabilir.

3. Kahvenizi öğütülmüş olarak satın alıyorsunuz

Kahve çekirdekleri öğütüldükten sonra oksidasyona daha açık hale gelirler. Hava geçirmez bir kapta satın alınmış olmaları bile ömürlerini çok fazla uzatamaz. Bu nedenle, tazeliğini sağlamak için en sevdiğiniz ürünü demlemeyi düşündüğünüz zamana mümkün olduğunca yakın bir zamanda (mümkünse dakikalar içinde) öğütmek her zaman daha iyidir.

4. Çekirdekleriniz doğru şekilde saklanmıyor

Kahve çekirdeğini olumsuz etkileyen başlıca faktörler ısı, ışık, nem ve havaya maruz kalmadır. Bu etkenlere maruz kalmadığı sürece üstünde yazan tarihe kadar tüketmeniz halinde kahvenizin tazeliği konusunda konusunda bir problem oluşmaz. Kahvenizin pencereli paketlerde ışığa, kilitsiz paketlerde ise açıldıktan sonra havaya maruz kalıcağını unutmayın. Koyu renkli hava geçirmeyen bir kahve kavanozu ya da paketinin; ışığı direkt olarak olmayan, serin bir ortamda saklanması en doğru çözümdür.

5. Bir gece boyunca öğütücünün içinde kahvenizi tuttunuz

Bazı insanlar sabahları çekirdeklerini bir gece önceden öğüterek zaman kazanmaya çalışırlar. Çekirdekleri yalnızca öğütücüye koysanız bile, oksidasyona maruz kaldığından dolayı, ertesi gün muhtemelen bayat bir içim sunacaktır. Sabah rutininize hazırlanmak istiyorsanız, filtreyi, suyu ve diğer ögeleri bir gece önceden ayarlamayı deneyin. Güne başlamak için sizi harika bir fincan kahveye götüren adımları tamamlamanızı hızlandıracaktır.

6. Kahveyi yanlış boyutta öğüttünüz

Mükemmel bir fincan kahve demlemenin birçok farklı yolu vardır, ancak her biri farklı bir öğütme boyutu gerektirir. Standart filtre kahve demleme seçeneğini kullanıyorsanız, orta öğütme yapmak istersiniz. French press kullanıyorsanız, daha kalın bir işleme yöntemi daha iyi çalışır. Basitçe ele alırsak, aroma olarak acı tarafta olan kahvelerin olması gerektiğinden ince öğütüldüğünü söyleyebiliriz. Zayıf ve hafif tatlarda ise kahvenin olması gerekenden daha kalın öğütüldüğü sonucu çıkarılabilir.

7. Yanlış su oranı kullanıyorsunuz

Bütün demleme yöntemlerinde kahve/su oranı değişmekle birlikte kullandığınız yöntemin sizin için ideal olan oranını tespit etmek için birden fazla deneme yapmanız gerekebilir. Pivot nokta olarak 1/15 kahve/su oranını baz alabilirsiniz. Demlediğiniz kahve acı/yoğun tatlar barındırıyorsa oranı düşürmeniz gerekir. Kahve sulu ya da zayıf tatlar barındırıyorsa oranı düşürmeniz gerekir.

8. Uygun olmayan bir su sıcaklığınız var

Demleme işlemi sırasında suyunuz çok sıcak olduğunda kahve yanar. Su sıcaklığı olması gerekenden düşükse, lezzet profiliniz hafif olur veya hiç olmaz. Mükemmel fincan için kullanılacak en iyi sıcaklık yaklaşık 93 santigrat derecedir. Kahveyi demledikten sonra, keyif almanız için doğru sıcaklıkta tutmak da çok önemlidir.

9. Suyunuz yüksek mineral içeriğine sahip

Kirli su, en iyi kahve tadını bile, sanki bir gündür demlikteymiş gibi yapabilir. Mineraller, tat profilini öngörülemeyen şekillerde değiştirir. Bu yüzden en iyi demleme yöntemleri filtrelenmiş su kullanmayı içerir.

10. Seri üretim kahve kullanıyorsunuz

Seri üretilen ürünler, olması gerekenden koyu kavurma sürecinden geçme eğilimindedir. En kötü suçlulardan biri saf bir robustadır. Ancak seri üretilen Arabica seçenekleri de çok masum değildir. Standartize edilmesi için gerekenden fazla kavrulurlar ve yanık/acı tatlar ön planda olur. Damak tadınıza uygun kahveyi her kahve için özel profil kullanan kavuruculardan almanızı tavsiye edebiliriz.

Bu yaygın kahve demleme hatalarından kaçınmak, yeni bir eğlence dünyasını keşfetmenize yardımcı olabilir! Evde kahve demleme sürecinizdeki hataları fark edip ortadan kaldırdıktan sonra sabah içilen kahve rutininizin ne kadar harika olabileceğine inanamayacaksınız.